Blog
.Beynin öğrenmede iki modu varmış; Odaklandığı mod ve Dağınık olduğu mod
Odaklandığımız mod belli, belirli bir konuyu öğrenmek üzere masaya oturduğumuz ve o konuya konsantre olduğumuz mod. İnsan beyni 20–25 dakika durmadan öğrendiği konuları beyninin ön lobuna yerleştiriyor. Bunları Fokus mod, yani odaklandığı modda yapıyor.
Dağınık olduğu mod ise beyninizi daha az çalıştırdığınız, egzersiz yaptığınız zaman ya da uyumaya geçmeden önceki an.
Salvador Dali resimlerini yapmadan önce eline anahtarlarını alarak koltuğunda kaykılarak otururmuş. Kafasında yapmayı düşündüğü projeyle birlikte dağınık moda geçmeye hazır hale gelirmiş. Kendinden hafifçe geçip, tam uykuya dalma moduna geçecekken elindeki anahtarlar yere düşünce birden uyanır ve o harika, yaratıcı, sürrealist resimlerini yapmaya başlarmış. Anahtarın düştüğü “Aha” anı onun yaratıcılığını, üretkenliğini tetiklermiş. Dağınık modda edindiği fikri odaklandığı modda hayata geçirirmiş.
Fokus mod beynin detaylara odaklandığı, adı üzerinde fokuslandığı, derine indiği mod. Dağınık mod ise beynin büyük resmi gördüğü, konuyu genel olarak gördüğü, beyindeki diğer noktaları da aynı konu üzerine birleştirdiği mod.
Hangisi daha önemli derseniz? Araştımacılar “ikisi de” diyor.
Siz belki Dali ya da Edison gibi koltukta kaykılmak istemezsiniz.
Dediklerine göre yoğun bir çalışmadan sonra kalkıp bir yürüyüşe çıkmak, egzersiz yapmak, hatta duş almak ya da kafanızı dağıtacak bir başka aktivite yapmak öğrenmeye iyi geliyor. Konu beyinde oturuyor.
Tam tersine çok uzun süre bir konuya odaklanmaya çalışmak ise Einstellung etkisi yaratıyormuş. Einstellung etkisi aynı konu üzerine çok fazla çalışmak yüzünden konuya değişik çözümler üretememek, takılıp kalmak olarak adlandırılıyor.